Tüp bebek tedavisi doğal yollarla çocuk sahibi olmakta zorluk çeken çiftlerin çocuk sahibi olmalarını sağlama amacına yönelik olarak uygulanan yardımcı üreme tekniklerinden biridir. Kadının yumurta hücresi ile erkeğin sperm hücreleri laboratuvar ortamında bir araya getirilir ve spermle yumurtanın döllenmesi sonucunda embriyo elde edilir ve titiz bir işlemle anne adayının rahmine yerleştirilir. Bu işlem sonucunda doğal yöntemlerle gebe kalamayan kişilerde gebelik oluşması mümkün olabilir. Bu aşamadan sonra oluşan gebelik doğal yollarla gerçekleşen gebelikten herhangi bir farklılık göstermez.
Tüp bebek yönteminde dışarıdan verilen ilaçlarla birden fazla yumurta geliştirilir ve gelişimleri ultrasonla kontrol edilir. Yeterli boyuta ulaşan yumurta folikülleri anestezi altında toplanır. Laboratuvar ortamında spermle birleştirilip embriyo elde edilir. Gelişimi izlenen embriyo yeterli olgunluğa gelince rahim içine transfer edilir. Doğal IVF yönteminde konvansiyonel tüp bebekten farklı olarak yumurta gelişiminin tetiklenmesi için kullanılmaz.
Laboratuvar ortamında dölleme, spermlerin yumurtaların yanına bırakılması ve spermlerin yumurtanın için kendiliğinden girip döllemesini bekleyerek yani klasik IVF şeklinde yapılabilir. Ya da mikroskop altında bir pipetle sperm yumurtanın içerisine enjekte edilerek dölleme sağlanabilir. Hangi yöntemin tercih edileceği çiftlerin özellikleri göz önünde bulundurularak uzmanlar tarafından belirlenir.
Yaklaşık 15 – 18 gün süren tüp bebek tedavisinden 10 – 12 gün kadar sonra anne adayının kan düzeyindeki Beta HCG düzeyi kontrol edilir. Böylece gebeliğin oluşup oluşmadığı tespit edilebilir. Tüp bebek tedavisi yumurtası olan her kadına uygulanabilse de 40 yaşından sonra gebelik oluşması ve gebeliğin devam etmesi oranlarında azalma görülmektedir. Yaşın ilerlemesine bağlı olarak gebelik şansının azaldığı göz ardı edilmemelidir.